Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte Türk eğitim sisteminde birçok yenilik ve değişiklik yapılmıştı. Yaygın olarak okuryazarlığın çok olmadığı köylerde daha iyi eğitim şartlarında ve üretim devamlılığında bir nesil yetiştirmek için de köklü devrimler yapıldı. Köy enstitüleri, kırsal bölgelerden yetişecek yeni neslin öğretmen olabilmesi ve aynı zamanda bunları yaparken de bölgede yer alan halkın daha iyi ve verimli üretim yöntemlerini öğrenmesini hedefliyordu. Hem genç nüfusun hem de yetişkinlerin daha verimli olması adına açılan köy enstitülerinde eğitim sistemi yeni bir düzen ile karşımıza çıkıyordu.
Eğitimin kırsal alanının da en az kentsel alan kadar gelişmiş olmasını hedefleyen enstitüler, köy halkına eğitim verebilmek adına planlanmıştı. Ancak bazı süreçlerden geçerek daha sonraki dönemde kalıcı olarak kapatılması kararı alındı. Hükümetin verdiği bu karar ve köy enstitüleri ile ilgili merak edilen tüm konuları sizler için yazımızda derledik.

Köy Enstitüleri Nasıl Kuruldu?
Enstitüler, kent ve kırsal arasında eğitim şartlarını eşitleyebilmek adına planlanan bir eğitim sistemini karşımıza çıkarıyor. Eğitimin kırsal ayağının da en az kent kadar gelişmesini hedefleyen bu sistemde hem köy öğretmeni hem de köye yarayacak olan diğer meslek elemanlarını nitelikli bir şekilde geliştirmek hedefleniyor. Bu nedenle köylünün de kalkınması üzerine kurulu bir eğitim sistemi enstitülerde yer alıyor.
Köy eğitim sisteminin kurulmasındaki en etkili isimlerden biri hiç şüphesiz İsmet İnönü’dür. Atatürk de bu tarz bir sistemin var olmasını desteklese de yaşamının son yıllarına doğru oluyor. Köylünün nitelikli bir eğitim almasını kaliteli üretim şartlarına sahip olmasını ve köy öğretmeni yetiştirmeyi amaçlayan köy enstitülerinin kurulmasında meclis kararı ile bir sistem oluşturuldu. Köy enstitülerinin temel amacı Türkiye’de eğitim alanında önemli bir dönüşümde 1900 kırklı yıllarda Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel tarafından başlatılan bir eğitim projesi idi. Bu kapsamda köy enstitülerinin temel amacı kırsal kesimdeki eğitim seviyesini yükseltmek ve köylü modern tarım teknikleri ile tanıştırmak olarak karşımıza çıkıyordu.
Enstitüler, Dünyada İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yeni bir düzen kurulması ile ortaya çıkan ihtiyaç sonucunda planlanmıştı. Türkiye’nin İkinci Dünya Savaşı sonrası yeniden yapılandırılması sürecinde ortaya çıkmıştı özellikle cumhuriyetin kuruluşundan itibaren kırsal yerleşimdeki eğitim eksikliği ve geri kalmışlık önemli bir sorundu. Dönemin yöneticileri tarafından da mecliste yapılan görüşmeler sonucunda böyle bir eksikliğin giderilmesi hayati önem taşıyordu. Köy enstitüleri bu soruna çözüm olabilmek adına yetkililer tarafından bir proje olarak hayata geçirilmişti.
Enstitüler öğretmen yetiştirmek ve kırsal kesimde eğitimi yaygınlaştırmak amacıyla kurulmuştu. Zamanla siyasi ve ideolojik tartışmalarında oda haline geldi mi 1950’lerde kapanma sürecine girdi ancak bu döneme kadar kırsal kesimde açılan bir çok köyde köylünün eğitim seviyesini ve gelişmişlik düzeyini yükselten köy enstitüleri önemli katkılar sağladı.
Köy Enstitülerinin Kuruluşunda Emeği Geçenler
Enstitülerin kuruluşunda bir çok kişi ve kurum rol aldı. Özellikle dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel, köy enstitülerinin fikir babası olarak öne çıkıyordu. Hasan Ali Yücel’in yanı sıra köy enstitülerinin kuruluşunda ve işleyişinde emeği geçen bir çok önemli isim de vardı. Fahrettin Kerim Gökay, dönemin İstanbul Belediye Başkanı olarak köy enstitülerinin kurulmasında destek veren isimlerden biriydi. Enstitülerinin açılması için gerekli idari ve mali desteği sağladığı biliniyordu.
Bunun yanında İsmail Hakkı Tonguç, Türk eğitim sisteminin önemli isimlerinden biri olarak köy enstitülerini desteklediği fikirleri ile biliniyordu. Onun eğitim anlayışı ve yöntemleri sayesinde köy enstitülerinin temeli oluşturulmuştur. Suphiye Döne de ilk kadın müdürler arasındaydı. Kendisini aynı zamanda bir köy enstitüsü öğrencisi olan bir öğretmen ve enstitülerinin amaçları doğrultusunda köyde eğitim verme deneyim kazandırmaya giden bir rol modeldi. İsmini saydığımız bu kişilerin yanında birçok öğretmen, eğitimci ve idari personel de köy enstitüleri için büyük emek sarf etmişti.

Köy Enstitüleri Hakkında Genel Bilgiler
Enstitüler eğitim sistemi bakımından ve amacı başta olmak üzere birçok konu ile örgün eğitim eğitim sisteminden ayrılıyordu. Köy enstütüleri hakkında genel bilgileri sıralayacak olursak 1900 kırklı yıllarda Türkiye’de farklı bir eğitim sisteminin kırsala uyarlanması için atılan önemli bir adım olduğu biliniyor. Temel amacı kırsal kesimdeki eğitim sistemini yükseltmek olan köy enstitüleri eğitim modeli ve içeriği ile de dikkat çekiyor. Köy enstitülerinde öğrencilere yalnızca akademik değil, aynı zamanda hayvancılık ve tarım gibi uygulamalı pratik beceriler de öğretiliyor.
Öğretmenler yalnızca köylüye okuma yazma öğretmekle kalmıyor, aynı zamanda modern tarım tekniklerinde öğretebilecek nitelikte yetişiyor. Enstitülerin kuruluş süreci ve yaygınlaşması özellikle İkinci Dünya Savaşı ve sonrasındaki dönemde Türkiye’nin yeniden yapılandırma sürecinde ortaya çıkıyor. Birçok köyde açılan bu enstitüler sayesinde eğitim seviyesini ve niteliğini yükseltilmesi ve değer kazandırılması sağlanıyor. Köy enstitüleri Türkiye eğitim tarihinde önemli bir etki bırakıyor ve kapatılmasının ardından dahi Türkiye’nin farklı bölgelerinde eğitimcilik ve siyaset alanında buradan mezun olan kişiler aktif olarak rol alıyor.
Enstitülerde Okutulan Dersler
Köy enstitülerinde günümüzde dahi tartışılan bir çok konu var. Ancak zaman gösteriyor ki enstitülerde verilen dersler hem modern tarım tekniklerinin hem de bilinmesi gereken temel ders becerilerinin kazandırılmasında önemli rol oynuyor. Temel okul dersleri olan Türkçe, matematik, fen bilgisi, tarih, coğrafya, yabancı dil, resim ve müzik gibi derslerin yanı sıra; tarım, hayvancılık, ziraat, marangozluk, terzilik gibi mesleki dersler veriliyor. Bunun yanında pedagoji ve öğretmenlik uygulamaları gibi eğitim dersleri, beden eğitimi dersleri ve sosyal ve kültürel dersler de veriliyordu.
Enstitülerde verilen dersler arasında Türkiye’nin sosyal yapısı kültürel değerleri ve Cumhuriyet ideolojisi hakkında verilen dersler de vardı. Ayrıca köyde iş pratiğine yönelik tarım ve hayvancılık uygulamaları da enstitülerin hayata geçirdiği uygulamalar arasındaydı. Bu dersler buradan mezun olan öğrencilere hem akademik hayatta hem de gündelik hayattaki pratik beceriler de önemli fırsatlar sunuyordu.

Köy Enstitüleri Neden Kapatıldı?
Cumhuriyet tarihinin en tartışmalı konularından biri olan köylerinin kapatılması günümüzde de hala bazı tartışmaların odak noktasında olmaya devam ediyor. Bu kurumların kapatılmasına birçok faktörün etkisi bulunuyor. İdeolojik ve siyasi tartışmalar enstitüler dönemindeki Türkiye’nin siyasi atmosferine etki ettiği gerekçesini gösteriyordu. Bunun yanı Türkiye’deki siyasi atmosfer değişmeye başladığında, enstitüler muhalefetin ve hükümetin eleştirilerinin odağı halindeydi. Kuruluş amacı ve uygulamaları farklı siyasi görüşlere sahip gruplar arasında bir çatışma nedeniydi. Bunun yanında ekonomik ve mali zorluklarla köy enstitülerinin sürdürülmesi için gereken yeterli mali kaynaklar sağlanamıyor, savaşın getirildiği ve toplumun genelinde yankı buluyordu.
Enstitülerin yaygınlaştırılması ve işleyişi için gerekli olan bütçenin artmaması, hükümeti kapatılması yönünde bir kısıtlamaya gitmeye itmişti. Bunların yanında toplumsal kabul görmeme ve bazı eleştiriler de köy enstitülerinin kapatılmasının nedeni olarak gösteriliyordu. Sonuç olarak enstitülerde birçok siyasi, ekonomik ve toplumsal faktörün bir araya gelmesi kapatılma nedeni olmuştu.
