Tarihtekiler.com

  1. Anasayfa
  2. »
  3. TÜRK TARİHİ
  4. »
  5. Çerkez Ethem Olayı

Çerkez Ethem Olayı

Tarihtekiler.com Tarihtekiler.com -
29 0
çerkez ethem olayı

Cumhuriyet tarihinde de Osmanlı Tarihinde de birçok isyan vardır. Tarih sahnesinde birçok isyan yaşansa da Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu düzene karşı çıkan isyanlar arasında en bilinenlerden biri de Çerkez Ethem Olayı’dır. Bu isyan, Millî Mücadele’nin yapmak istediği değişimi ve kurtuluş mücadelesini yok sayan büyük bir isyandır. Bununla birlikte tarihi kaynaklarda birçok kez Çerkez Ethem ve taraftarları vatan haini olarak sayılmaktadır. Peki Çerkez Ethem Olayı’nın iç yüzü nedir? Gelin birlikte inceleyelim.

Çerkez Ethem Kimdir?

Çerkez Ethem, 19. yüzyılda Kafkasya’dan Osmanlı topraklarına göç eden bir ailenin oğludur. Osmanlı’nın çözülme döneminde hem dış siyasetin hem de iç ilişkilerin karışık olduğu bir dönemde dünyaya gelmiştir. 1886 yılında Çerkes Şabsığ kabilesinden gelen Pşevulardan Ali Bey’in oğlu olarak Bandırma’da dünyaya gelmiştir. Bandırma’nın yakınlarında Emre Köy denen köyde doğmuştur. İlyas, Reşit, Nuri, Tevfik ve Remziye adında 5 kardeşi vardır. Çerkes Ethem Ali Bey’in 5 oğlundan en küçüğüdür.

Eğitim hayatında ilk ve orta öğrenimini Bandırma’da tamamladıktan sonra Mülkî İdadisi’ne kaydolmuştur. Ancak eğitimini tamamlayamadan bu okuldan ayrılmak zorunda kalmıştır. Okul hayatını tamamladıktan sonra çiftlik, tarım ve ticaret işleri ile uğraşmıştır.

çerkez ethem olayı

Eğitimli bir asker olmasa da Osmanlı Devleti’nin içerisinde bulunduğu savaş ortamından dolayı savaşların içinde kalmış ve yeterli bilgi sahibi olmuştur. Hatta II. Balkan Savaşı’nda Teşkilat-ı Mahsusa’ya ağabeyleri Reşit ve Tevfik ile gönüllü olarak katılmıştır. Çerkes Ethem, I. Dünya Savaşı’nda ise Irak ve Havalisi Komutanlığına atanan Süleyman Askerî Bey’in Osmancık Alayı’nda yer almış, Halep’e gelmiştir. Daha sonra Talat Paşa’nın Erzurum Valisi olduğu dönemde de Erzurum’a gitmiştir. Buradan Van’a geçerek Azerbaycan’daki abisi Reşit ile birlikte bir teşkilat yapmak üzere Rauf Bey Müfrezesi (ya da Afgan Sefer Heyeti) içinde bulunmuştur.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Harf Devrimi ve Önemi

Çerkes Ethem, I. Dünya Savaşı’nda askerlik yapmıştır ancak yaralandığı için daha sonra memleketi Bandırma’ya dönmüştür. Burada adı bazı eşkıyalık suçlarına karışmıştır. Milli Mücadele’de adı öne çıkan Manyas’lı eşkıya Şevket ve Çolak İbrahim ile birlikte adı duyulan biri oldu. Dönemin iç karışıklıkları ile birlikte ciddi bir süre Ethem, eşkıya olarak anılmaya başlasa da civardaki iç ayaklanmaları askeri birlikler olmaksızın bastırdığında bir kahraman unvanına da kavuşmuştur.

Çerkez Ethem Neden İsyan Etti?

Çerkez Ethem ayaklanması, çevresince bilinen bir eşkıya olmasının yanında birçok farklı nedene de dayanıyordu. Osmanlı Devleti’nin son döneminde yeni bir devlet düzenini istemeyen ve Osmanlı Devleti’nin şimdiye kadar olduğu gibi vatan içerisindeki tüm toplumsal düzeni sağlayabileceğini düşünen taraftarlar vardı. Aynı şekilde artık Osmanlı’nın Avrupa’nın “hasta adam” tabirine uygun olarak eski işlevini kaybettiğini ve yıkılmış bir devlet olduğunu da kabul edenler bulunuyordu. Millî Mücadele tam da bu ortamda başlamıştı.

Millî Mücadele’ye karşı çıkan bir çok isyan arasında Çerkes Ethem ayaklanması da bulunuyordu. Çerkez asıllı bir Osmanlı askeri olan Çerkez Ethem, Kurtuluş Savaşı’nda Kuvayi Milliye birliklerini komutanlık yapmıştı. Daha sonra Kuvayi Seyyare ‘nin kurucusu ve lideri olan Çerkez Ethem başta eşkiya olarak bilinse de düşman kuvvetlerini durdurması ile bölgesinde önemli bir güç elde etmişti. Tüm bunlar Çerkez Ethem ayaklanmasının zeminini hazırladı

Çerkez Ethem Kuvayi Milliye komutanı olmasının yanında Kuvayi Seyyare ‘yi de kurarak Ankara’da kurulan düzenli ordu’ya karşı bir isyan başlattı. İsyanın nedenlerini sıralamak gerekirse bunların ilki Ankara Valisi’nin yetki dışı bir yargılama girişimi yamasıydı. Çerkes Ethem Yozgat ayaklanmasını bastırdıktan sonra, dönemin Ankara Valisi Yahya Galip Kargı‘nın uygulamalarının ayaklanma nedeni olduğunu öne sürdü. Bu nedenle Yahya Galip Kargı‘yı yargılamak üzere 26 Haziran 1920’de Yozgat’a çağırdı. Ancak bu emir Türkiye Büyük Millet Meclisi başkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından reddedildi.

çerkez ethem olayı

Aynı yıl 18 Eylül 1920 tarihli 42 sayılı kararıyla kaçak erat ve casusların yargılanmasında İstiklal Mahkemeleri’nin kurulmasına karar vermişti. Çerkez Ethem ve kardeşleri ise kaçak erat ve casusların tüm birliklerin önünde asarak idam edilmesine karşın çıkan bu İstiklal Mahkemeleri’nin kararına uymamıştı. Ayaklanmanın bir diğer nedeni Çerkez Ethem’i 1920 yılında Yozgat ayaklanmasını bastırdıktan sonra asker toplamaya başlamasıydı. Zira asker toplama yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisi ‘nin kurduğu düzenli orduya aitti. Fakat yetki daha sonradan İçişleri Bakanlığı’na verilmişti. Çerkez Ethem İçişleri Bakanlığı’na bir telgraf çekmiş ve Batı Cephesi’nde asker toplamaya devam etmişti.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  İbni Sina Kimdir?

Batı Cephesi Komutanlığı’nın ikiye ayrılması kararına da karşı çıkması Çerkez Ethem’in ayaklanma nedenlerinden biriydi. Aynı şekilde meclisin kurduğu düzenli orduya kendi topladığı askeri birliklerin varlığına da güvenerek direnç gösteren Çerkes Ethem, Yunan askerinin varlığını kurduğu askeri birliklerle hazırlayacağı güçlü bir strateji ile ortadan kaldırabileceğini düşünüyordu.

Tüm bunlarla birlikte başkomutanlık yetkisi TBMM’ye verilince Çerkes Ethem kuvvetlerine düzenli orduya karşı çıkarken, aynı zamanda başkomutanlık konumuna da karşı çıkma gibi bir vasıf tanımlanmıştı. Çerkez Ethem’i halihazırda topladığı kuvvetlere birinci Kuvayi Seyyare adının verilmesine de karşı çıkılması üzerine artık ipleri iyice gerilmişti. Çerkez Ethem’in bağımsız bir komutanlık hedefi olduğu meclis tarafından kabul görmemişti. Batı Cephesi Komutanlığı noktasında Yüzbaşı Tevfik Bey ile arasındaki Cephe Komutanlığı çekişmeleri de ayaklanmanın seslerini artık ortaya çıkarmıştı.

çerkez ethem

Çerkez Ethem Ayaklanması Nasıl Bastırıldı?

Kurtuluş Savaşı tarihinin en önemli isyanları arasında yer alan Çerkez Ethem İsyanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nin siyasi otoritesini Çerkez Ethem’i kendi bölgesinde tanımaması üzerine başladı. Demirci Mehmet Efe, Yörük Ali Efe ve Sarı Efe’yi de kendi yanına çekmek için çalışmaları başlayan Çerkez Ethem, “Harcadığımız emeklerin boşa gitmemesi için birbirimize sarılmalıyız.” diyerek meclisin aldığı kararı alenen tanımadı. Bunun yanında İstanbul Hükümeti’nin tutukladığı kişilerin serbest bırakılmasını istedi. Ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi İstanbul Hükümeti’nin temsilcilerini serbest bırakılmasını isteyen Çerkes Ethem’i bu talebine olumsuz yanıt vererek kurduğu düzenli orduyu tanımamasına da karşı çıktı.

Meclis aynı şekilde Kuva-yı Seyyare’ye de karşı çıkarak Batı Cephesi Komutanlığı yapan Ethem ve Tevfik beylerin vatana ihanet suçu işlediklerini öne sürerek teslim olmalarını istedi. Ancak mebus Reşit Bey’in de kendilerine katılmasıyla üç kardeş Uşak’da Yunanlılarla görüştüler. İsmet Bey ve Refet Bey’in komutasındaki düzenli ordu 1921 yılında Kuvayi Seyyare’nin tuttuğu Gediz Kütahya üstüne yürüdü. Çerkes Ethem’in yanındaki kuvvet bu sayede iyice küçülmüş oldu. Derviş Bey 1. Süvari grubunun komutanı olarak takip ediyordu. Bununla beraber Derviş Bey Ethem’i de arkadaşı olduğundan dolayı, Yunanlara sığınmadan önce tüm silah ve cephanelerini meclise bırakmaları için ön ayak olmuştu. Üç hafta altı gün süren ayaklanma sonucunda Çerkez Ethem kuvvetleri dağıtıldı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Köy Enstitüleri
tarihtekiler.com-logo- küçük

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir